23 Temmuz 2012 Pazartesi

Watain - Lawless Darkness

Gitar Tonları

  Merhaba sevgili okurlar, yine en büyük meşgalem olan müzik hakkında birkaç satır saçmalayacağım izninizle. Kritiğe başlamadan önce bu türün büyük bir hayranı olmadığımı, hatta şekilciliklerinden, tavırlarından, söylemlerinden vs. hiç mi hiç hazetmediğimi belirteyim. Peki neden ben böyle bir grubun albümünü yorumluyorum? 

Güzel soru, çünkü bu grubun çok güzel gitar tonları var! Evet kulu köpeği oldum lan, hani deseler ki adamlar çok mu muhteşem beste yapıyor kendi türünde belki iyidir ama bence çokta ahım şahım değil bildiğin düz black metal nedense bu grubun beni çeken bir atmosferi var.Neyse kritiği yazma sebebime cevap verdiysem artık olaya girişebiliriz.




 Sağdan soldan okuduklarıma göre bu albümde grup dinleyicilerin pek aşina olmadığı bazı epikliklere yer vermiş. Örneğin albümün beşinci şarkısı Wolves Curse 9.12, albümü kapatan şarkı Waters Of Ain ise 14.31'lik bir şarkı. Buna rağmen genel olarak uzun şarkılara sahip olmasına rağmen sıkmıyor gayet dinletiyor kendini. Yukarıda düz black metal dedim ama bir black metal albümünden beklenene göre bir sürü melodik bölüme sahip, muhtemelen beni çeken şeylerden biri de bu melodik bölümlerin albümün havasını daha kasvetli yapması.(Ve tabi ki grubun taşına toprağına kurban olduğum İsveç'den çıkması.) Grubu ilginç kılan diğer bir özellik ise vokal ve bas gitar'daki E.'nin amansız bir thrash metal hayranı olması, öyle ki bir ropörtajında "Master Of Puppets'ı Transilvanian Hunger'dan daha fazla dinlemişimdir." diyor. Albümün kapağı, arka kapağı falan muazzam bu arada.
 
  Çok uzatmaya niyetim yoktu zaten, tam zamanı şu sıralar 11 ayın sultanıda gelmişken hepinizi bu problemli arkadaşları dinlemeye davet ediyor ve benden ısrarla bir Meshuggah kritiği bekleyin diyip huzurlarınızdan ayrılıyorum.  
8/10
Albüm Bilgileri: 
Çıkış Tarihi: 7 Haziran 2010 
Plak Şirketi:  Season Of Mist
Şarkılar: 
01. Death's Cold Dark
02. Malfeitor
03. Reaping Death
04. Four Thrones
05. Wolves Curse
06. Lawless Darkness
07. Total Funeral
08. Hymn To Qayin
09. Kiss Of Death
10. Waters Of Ain

11 Haziran 2012 Pazartesi

Linkin Park - Hybrid Theory
Karanlıkta Bir Fener!  
                             



 Dünyadaki mainstrem piyasaya hakim olan müzik türlerinin hepsi Türkiye'de 5-10 yıl sonra patlamıştır, nedenini bende bilmiyorum ama tıpkı 80'lerde hüküm süren Thrash Metal akımının ülkemize ulaşması 90'lı yıllarda ortaya çıkmış Kronik, Pentagram, Early-Athena vs. gibi gruplar sayesinde, aynı şekilde MTV'nin akıl almaz desteğiyle sadece sert müzik değil popüler müzik camiasında da büyük ilgiyle karşılanan Grunge akımının Türkiye'de ancak 99'dan sonra takip edilmeye başlanması gibi Nu-Metal akımına mensup gruplar da yerli müzik kanallarında ancak 00'lerin ikinci yarısında yer bulmaya başlamıştı.
 İşte o Nu-Metal'in bizdeki şaşalı dönemlerini yaşadığı 2005-06 yılları civarında dinlemek istediği şeye henüz karar verememiş küçük bir çocuk televizyonda bir kliple karşılaşır.
 


 Klibin başlangıcında sokak arasında sürten ergen grubunun içinden bir kızın gözü kapşonlu bir cüceye takılır. Söz konusu ergenlerden ikisi cüceyi takip etmeye başlarlar ve kasvetli, yeşil tonların hakim olduğu bir tünele girerler. Tünelde sarı saçlı parlak bir abi ve kırmızı saçlı rap yapan vokaliste sahip bir grup çılgın atmaktadır. Grup çılgın atadursun kırmızı kıyafetli bazı arkadaşlar havalanır falan bunlar "La noliy?" şeklinde hafif tırssalarda izlemeye devam ederler. O sırada kararsız küçük velet artık ne dinleyeceğine karar vermiştir, artık günlerce müzik kanalları takip edilir videonun sonunda kısacık görünen grup/şarkı/albüm ismi gibi bilgiler kaydedilmeye çalışır, bir şekilde artık çocuk için "Sert Müzik" dünyasının kapıları açılmıştır!
Tahmin ettiğiniz gibi o küçük çocuk bendim, bugün Meshuggah'sından tut Pantera'sına efendime söyleyeyim Slayer'ından Rotting Christ'ına kadar dinlediğim ne kadar "Extreme" grup varsa bunu sözkonusu albüme ve gruba borçluyum. Bir nesli müzikle tanıştıran, bir tarza aitlik duygusu aşılayan Linkin Park'a duygusal bir bağım olduğu yadsınamaz bir gerçek elbette fakat grubun özellikle ilk iki albümünde müzikal olarak da gayet tatmin edici bir içerik olunca gruba olan sevgim kolay kolay bozulmayacak gibi görünüyor(A Thousand Suns'dan sonra bozulmadıysa daha da bozulmaz sanırım heheh).

Gelecekte beni ne kadar hayal kırıklığına uğratacak olsa da Hybrid Theory ve Meteora benim ve yaşıtlarımın aklını almıştı resmen okulda topluca In The End falan söylediğimizi hatırlıyorum. Sonuç olarak böyle abarttığım bir albümü rakamlarla da desteklemek istiyorum sayın okurlar, Hybrid Theory dünya çapında tam olarak 25 milyon adet satarak 21. yüzyılın en çok satan albümlerinden birisi olmuştur! Classic Rock dergisi tarafından "The 100 Greatest Rock Albums Of All-Time" listesinde 72. sırayı kapmıştır. Sanırım bu bilgiler bile albüme önyargısız en az bir kere şans vermeniz gerektiğini öğütler niteliktedir.
Toparlamak gerekirse piyasanın kaderini değiştiren, türlerin kaynaşması hadisesinin en radikal adımı olan bu albümü dilimin döndüğü kadar anlatmaya çalıştım, umarım True Metal!!1bir11!! kafasına girmeyip dinlediğiniz şeyden zevk almaya bakarsınız. Keyifli dinlemeler.

                                                                                10/10


Albüm Bilgileri:

Çıkış Tarihi: 
24 Ekim 2000

12 Mart 2012 Pazartesi

Vortex Of Clutter - The Ghosts Of A New Generation (EP)

 Dünya metal sahnesinde pek bir yeri olmayan, güzel albümler çıktığında özellikle yabancı dinleyicilerin çok şaşırdığı bir ülke olduğumuzdan dolayı Vortex Of Clutter (ve hatta son günlerde çok güzel bir albüm çıkaran Thrown To The Sun) gibi grupları tanıtmayı kendime bir borç bilirim.
 Diğer yerli gruplara göre çok daha üretken olan VOC, 2008 yılında kurulmuş olmasına rağmen 2 EP ve 1 albüme sahip.Hücum kayıt olarak kaydedilen ilk EP'leri Everlasting Journey'den sonra çıkarttıkları Source Of Sickness, politik şarkı sözleri ve teknik yapısıyla dikkat çekerken zaman zaman sıkıcılaşan gidişatıyla dinleyicinin dikkatinin dağılmasına yol açıyordu fakat söz konusu EP'de durum böyle değil.Önceki albüme göre sound geliştirip besteler akıcılaştırmış, bas gitarın da sesini açmışlar.Yunanistan'daki isyana destek veren Cocktail, Pir Sultan Abdal'a adanmış Abdal şarkılarıyla grup baştan beri sürdürdüğü politik duruşunu sağlamlaştırırken farklı çevreler tarafından ilgi toplamayı başarıyor.
 4 şarkılık bir EP için lafı çok uzatmıyorum, teknik death metal ve türevlerini sevenlere albümü öneriyorum.Vortex Of Clutter'a da kariyerinde başarılar diliyorum.

7/10

Albüm Bilgileri: 

Çıkış Tarihi: 2012

Şarkılar : 


1.Patriarchy
2.Abdal
3.Cocktail
4.The Ghosts of a New Generation

Web: http://www.vortexofclutter.com/